Kundak | Konular | Kitaplar

Yerel Yönetim Reformu Mu Eyalet Sistemi mi Geliyor


Yeni anayasa çalışmaları devam ederken tartışmalara neden olan bir konu gündeme geldi ..Yerel yönetim reformu geliyor..nedir yerel yönetimde reform ? Hükümetin sorumluluklarını azaltıp yerel yönetimlere yetki artırtmak..AK Parti Siyasi ve Hukuki İşler Başkanlığı bünyesinde oluşturulan 5 kişilik “Yerel Yönetimler Çalışma Komisyonu” bir rapor hazırladı.

Denizli Milletvekili Nihat Zeybekçi, Bursa Milletvekili Mustafa Kemal Şerbetçioğlu, Van Milletvekili Mustafa Bilici, Karabük Milletvekili Osman Kahveci, Trabzon Milletvekili Aydın Bıyıklıoğlu'nun imzasını taşıyan raporda, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi için çarpıcı öneriler yer aldı.

Akşam gazetesinde yer alan habere göre, raporda yer alan bazı öneriler şöyle:

İl düzeyinde doğrudan seçilen, tek bir yerel meclis olmalı. İl meclis üyeleri, dar bölgeli, iki turlu, doğrudan seçimle göreve gelmeli. Tek bir belediye başkanı ve vali olmalı. Valilik devletin ve hükümetin ildeki tek temsilcisi olarak yeniden tanımlanmalı. Uygulamadaki ilçe belediye başkanları doğrudan il meclisi üyesi olmalı. Her il sadece bir belediye başkanıyla temsil edilmeli.
Bir il ve ilçede işe alınan bir öğretmen, başka bir ile gitmeyi düşündüğünde, gitme talebiyle bonservisi kendisine takdim edilerek, işine son verilecek. Gittiği yerde işe alınmasıyla ilgili hiçbir sorumluluk olmayacaktır. İl içi tayini de boşluk varsa ve talep edenlerden kriteri en iyi olanın önceliği şartıyla köyler ve ilçeler öğretmensizlikten kurtulacaktır. Aynı uygulama doktor ve sağlık çalışanlarına da yayılarak ülkemizin iki kanayan yarası kesin olarak çözülür.
Kültür-turizm, gençlik-spor, huzurevleri-Çocuk Esirgeme Kurumu, bayındırlık hizmetleri gibi daha birçok hizmet, usul ve esasları bakanlıklarca belirlenerek, denetimi bakanlıklar tarafından yapılarak, yerel yönetimlere devredilmeli.
Yerel meclislerin, sınırları kanunla belirlenmek şartıyla vergi ve harç koyma yetkileri olmalı. Yetkilerin bölgeler arası refah uçurumuna dönüşmeyecek şekilde uygulanabilmesi için "denkleştirme" gibi düzenlemeler yapılmalı.
İçişleri Bakanı'nın görevden alma yetkisinin kaldırılarak, bu yetkinin mahkeme ve seçimlerle yerel halkın iradesine bırakılması gereklidir.
Mevcut ve yeni kurulacak büyükşehir belediyelerinin sınırlarının il sınırı olması nedeniyle bu yerlerde il özel idareleri kaldırılmalıdır. Görev, yetki, teşkilat ve gelir kaynaklarının tamamı büyükşehir belediyelerine devredilmeli.
Yerel yönetimlerin yetkileri, kanundan daha düşük düzenlemelerle kısıtlanmamalı. Ülkemizde düzenleme yetkisini de kanundan almayan yönetmelik ve genelgelerle yerel yönetimlerin yetkilerinin kısıtlandığı örneklerine sıkça rastlanmaktadır.
Türkiye'de yerel yönetimlerin genel bütçeden aldıkları pay mevcut yüzde 10.29'dur. Merkezi idareden yerel yönetimlere devredilecek görevlerle bu oran yüzde 20'ye çıkarılmalıdır.
İçişleri Bakanlığı'ndan, emniyet ve jandarma birimlerini ayırarak bir İç Güvenlik Bakanlığı oluşturulması ve İçişleri Bakanlığı'nın doğrudan ve yalnızca yerel yönetimlerle ilişkilendirilmesi gerekmektedir. Bir Yerel Yönetim Bakanlığı veya Başbakanlık'a bağlı bir müsteşarlık kurulmalıdır.
Milli eğitim politikalarının ve öğretmenlerinin yine bakanlıkta belirlenmesi ancak tüm detaylarıyla belirlenen ve ödenekleri merkezi bütçeden gönderilen öğretmenlerin, bakanlığın kriterleriyle belirlenerek listeye konulan öğretmenleri yine bakanlığın belirleyeceği yöntem ve şartlar ile yerel yönetimlerce işe alınmasının sağlanması. Bu yöntem, ülkedeki öğretmen açığı ve tayin problemini çözecektir.